Esen "DAİMFED Malatya"İlimiz Tarihinde Teknik Düzeyi En Yüksek Sivil Toplum Kuruluşudur

DAİMFED Malatya Şube Başkanı Kadircan Esen İle yaptığımız bu özel röportajı siz değerli okurlarımız için haberleştirdik.

Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu (DAİMFED) Malatya Şubesi, 44 kurucu üyenin bir araya gelmesiyle kuruldu ve kısa sürede şehrimizin teknik düzeyi en yüksek sivil toplum kuruluşu haline geldi. DAİMFED Malatya Şubesi, ilimizin teknik sorunlarını belirleyerek çözüm önerileri sunmayı amaçlayan bir misyonla yola çıkmıştır. Şube yönetimi, akademisyen, hukukçu, jeoloji mühendisi, inşaat mühendisi, mimar, şehir plancısı, tedarikçi, harita mühendisi, makine mühendisi, mali müşavir ve müteahhitlerden oluşan geniş bir yelpazeye sahiptir. Bu çeşitlilik, inşaat sektörünün tüm bileşenlerini bir araya getirerek, şehrimizin imar ve inşasında bütüncül bir yaklaşım benimsemeyi sağlamaktadır.
Dernek Başkanı Kadircan Esen, DAİMFED Malatya Şubesi'nin vizyonunu ve amaçlarını şu sözlerle dile getirdi: "Amacımız, tamamen ilimizdeki tüm teknik sorunları belirleyerek çözüm önerileri sunmaktır. Bu şehir hepimizin ve her zamankinden daha fazla sahip çıkmamız lazım. Dernek yönetimi olarak hedefimiz, sıkıntıları belirleyip çözüm önerileri geliştirerek bunu yetkili yerlere sunmaktır. Bu konuda basının ve yerel gücün desteğini alabilirsek, faydalı çözümler üretebiliriz."
DAİMFED Malatya Şubesi, vatandaşların yaşam kalitesini artırmak ve şehrimizin imarında sürdürülebilir ve etkili çözümler üretmek için çalışmalarına devam etmektedir. 

DAİMFED Malatya Şubesi Nasıl Kuruldu?
Doğu Akdeniz İnşaat Müteahhit Birlikleri Federasyonu Malatya Şubesi'ni 44 kurucu üyemiz ile birlikte kurduk. Amacımız, ilimizdeki tüm teknik sorunları belirleyerek çözüm önerileri sunmaktır.
Derneğiniz Hangi Meslek Gruplarından Oluşuyor?
Şube yönetimimizde akademisyen, hukukçu, jeoloji mühendisi, inşaat mühendisi, mimar, şehir plancısı, tedarikçi, harita mühendisi, makine mühendisi, mali müşavir ve müteahhitlik yapan üyelerimiz bulunuyor. İnşaatın tüm bileşenlerini bir araya getirmeye çalıştık.
Bu Çeşitliliğin Faydası Nedir?
Bir şehrin imarı ve inşası tamamen bütüncül olmak zorundadır. Eğer bir noktada eksiklik olursa, diğer branşların yaptığı işler insanlara fayda sağlamaz.
Somut Örnek Verebilir Misiniz?
Hangisini vereyim? Çünkü çok örnek var. Örneğin Çarmuzu sanayi alanı buna örnek olabilir. Plancı planı yapmış, harita mühendisi imar uygulaması yapmış, mimarlar ve mühendisler binaları projelendiriyor, müteahhitler binaları yapıyor. Peki neden her yağmur yağdığında binaları su basıyor? Çünkü üst yapı düşünülürken su mühendisliği dediğimiz branş düşünülmediğinden. Şehrin tüm suyu sanayi binalarının içine doluyor. Düşünülmeyen bir husustan dolayı milli servete yazık oluyor.
DAİMFED Yönetimi Bu Konuyu Ele Aldı mı?
Henüz almadı. Ama o kadar çok konu var ki. Aldığımızda emin olun MASKİ, DSİ, Belediye üçgeninde projelendirme dahil sonuca çok rahat varır ve çözüm üretiriz. Toplantılarımızda ortaya o kadar farklı fikirler çıkıyor ki bazen neden önceden bir araya gelmemişiz diyorum kendi içimden.
Geçenlerde Hasar Tespiti ile Alakalı Bir İddiada Bulundunuz. Gerçekten Mühendisler Hasar Tespiti ile Alakalı Eğitim Almıyor mu?
Bunu bir tek ben değil, Türkiye’de bu işin tepesindeki bilim adamları da dile getirdi. Maalesef biz inşaat mühendisleri inkılap tarihi dersi gördük ama hasar tespiti ile alakalı eğitim almadık. Bina yapımı öğretiliyor genelde. Güçlendirme ve hasar eğitimine yer verilmiyor.
Peki Sizce Hasar Tespitleri Yanlış mı Yapıldı?
%100 yanlış diyemem ama şunu net söyleyebilirim; yıkılan yeni binaların en az %50’si boşuna yıkıldı, hasarsız diye sınıflandırılan eski binaların en az %50’si maalesef deprem açısından risk taşıyor.
YETKİLİ MÜHENDİSLİK FİRMALARI İLE MUTLAKA BİNALARINIZI PERFORMANS TESTİNE TABİİ TUTUN..
Vatandaşa Ne Önerirsiniz?

Kesinlikle binalarını yetkili mühendislik firmaları tarafından deprem performans testine tabi tutsunlar. Raporlarına göre rahat otursunlar veya güçlendirme yaptırsınlar. Zaten deprem kuşağında olan ülkemizde tüm binalar için bu uygulama şart koşulmalı.
BİZ REZERV ALANLARA DEĞİL BELİRSİZLİK VE ORGANİZASYONSUZLUĞA KARŞIYIZ
Rezerv Alan Konusundaki Bakış Açınız Nasıl?

Biz dernek olarak rezerv alanların belirlenmesine, projelendirilmesine ve uygulanmasına kesinlikle karşı değiliz. Belirsizlik, organizasyonsuzluk ve plansızlığa karşıyız.
Organizasyonsuzluğa Örnek Verebilir Misiniz?
Rezerv alan ilan edilen bir yerde neden binaların tadilatlarına izin verildi ya da göz yumuldu? Esnafa neden dükkanlarını işletirken son dakikada tahliye kararı verildi? Bir iş planlanırken A’dan Z’ye tüm detayları değerlendirilir ve ona göre adım atılır. Ama maalesef ilimizde bu bütüncül anlayış sağlanamadı. 
SÖĞÜTLÜ CAMİ İLE SUNİ GÜNDEM OLUŞTURULUYOR. ANA SIKINTIMIZ SÖĞÜTLÜ CAMİ DEĞİL 

Dernek Olarak Söğütlü Cami Meselesini Nasıl Değerlendiriyorsunuz?
Ben camilerin altında ticari oluşumlara karşıyım. Yurtdışında hiçbir kilisenin, sinagogun girişinde dükkana rast gelmedim. Ama bizim Söğütlü Camimiz minaresi olmasa tam bir çarşı gibiydi. Cami sola kaydı, ters döndü, yok oldu gibi gündemler suni gündemlerdir. Malatya’nın ana problemi Söğütlü Cami değil tabii ki. Ben belediye başkanımızın yerinde olsam yerinde yapılmasını isterdim; eğer plana uymuyorsa, Cezmi Kartay civarında kamulaştırma veya yeni planlama ile Söğütlü Caminin ismini yaşatırdım. Hem o bölgede cami yok hem de bölgenin eski kötü imajını değiştirmiş olurdum. Yeni caminin çevresine de epey yer kalmış olurdu. Bakalım, yan yana olursa artık sünnet namazları bir camide, farzı da diğer camide kılarız, ne yapalım (gülüyor). Garip olayların şehri olduk.
Son Olarak Mesajınız Nedir?
Bu şehir hepimizin. Her zamankinden daha fazla sahip çıkmamız lazım. Dernek yönetimi olarak hedefimiz tamamen sıkıntıları belirleyip, çözüm önerileri geliştirerek bunu yetkili yerlere sunmaktır. Bu konuda basının ve yerel gücün desteğini alabilirsek ve faydalı çözümler üretebilirsek, ne mutlu bizlere.
Röportajınız için teşekkür ediyorum ve şimdiden tüm hemşehrilerimizin Kurban Bayramı'nı yönetimimiz adına kutluyorum. Rabbimden tüm ülkemiz için savaşsız, afetsiz; huzur ve sağlıkla nice bayramlar temenni ediyorum. Röportaj: Erdal ÖZTÜRK